Temel atma törenine Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker, Bakan Yardımcısı Kutbettin Arzu, Mardin Valisi Turhan Ayvaz, Ak Parti Mardin Milletvekilleri Gönül Bekin Şahkulubey, Abdurrahim Akdağ, bazı ilçe belediye başkanları, kurum amirleri ve çok sayıda davetli katıldı.

Kızıltepe Zahireciler Derneği Başkanı Şerif Öter’in yapılacak tesisle ilgili açış konuşmasının ardından sırasıyla Ak Parti Mardin Milletvekilleri Gönül Bekin Şahkulubey, Abdurrahim Akdağ, Mardin valisi Turhan Ayvaz ile Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker birer konuşma yaptılar.

Kızıltepe Zahireciler Derneği Başkanı Şerif Öter konuşmasında böyle bir tesisi Kızıltepe’ye kavuşturmaktan dernek olarak duydukları memnuniyeti belirterek, “Gerek sayısal çoğunluk gerek hububat ticareti potansiyeli itibarıyla ülkemizin en büyük derneği olan Kızıltepe Zahireciler Derneği,  inşaatına başladığı hububat ticaret merkezini Allah’ın izniyle hedeflenen sürede tamamlayacaktır. Türkiye’nin ve Ortadoğu’nun en büyük Hububat Ticaret Merkezimizin temel atma törenine hoş geldiniz şeref verdiniz.

Tarım sektörü bölge halkımızın en büyük geçim kaynağını oluşturmaktadır. Mardin bölgesinde yetişen kırmızı mercimek ve makarnalık buğdaylar çok kalitelidir. İkinci ürün olarak tercih edilen mısır, neredeyse Çukurova ve Trakya bölgesinin rekoltesine yaklaşmaktadır.

Kızıltepe hububat ticaret merkezi Mardin ilimizin dokuz ilçesi ve Habur sınırına kadar olan  geniş bir tarım bölgesinin tek hububat pazarı konumundadır. Organize Sanayimizin %65’i tarıma dayanmaktadır. Zahireciler olarak  çiftçilerimiz ve tarım sanayicilerimiz arasında ticari köprü konumundayız. Konumumuz ve sorumluluğumuz gereği şeffaf ve profesyonel olmak durumundayız.

Projemiz; 245 adet dubleks işyerleri, 500 ton hububat depolama kapasitesine sahip 245 adet  depo, 12 adet nakliyatçı ofisi,  banka şubeleri, PTT şubesi, onbin metrekare  kamyon garajı ve diğer sosyal olanakları ile çiftçimizin esnafımızın ve sanayicimizin her türlü talebine cevap verecek donanımda olacaktır. 600 kişilik Modern müzayede salonumuzdaki elektronik sistem ile çiftçilerimiz diğer illerdeki borsaların ve dünyadaki hububat fiyatlarını anlık olarak izleyebilecek ve ürünlerini hak ettiği fiyata değerlendirebileceklerdir. 

Projemiz kapsamında yaptıracağımız laboratuar ile çiftçimize ve esnafımıza gerekli hizmet verilecektir. İstihdam edeceğimiz yetkin personel ile tarımın daha bilinçli yapılabilmesi için çiftçimize gerekli eğitimleri düzenleyeceğiz.

E-24 Karayolu Tarihi İpek yolu üzerinde inşa edilecek 1500 kişilik camii ile hem esnafımız hem de seyahat eden vatandaşımız rahatça ibadetlerini gerçekleştirebileceklerdir

Kızıltepe Zahireciler camiası olarak, kuruluş tüzüğümüzde ilke olarak aldığımız karar; hiçbir zaman bireysel işlerin takipçisi olmayacağız. Derneğimiz her zaman başta çiftçilerimiz olmak üzere, Kızıltepe halkının hizmetinde olacaktır. Maliyeti sadece Zahireciler Derneğimizin üyeleri tarafından karşılanan projemize bürokratik ve manevi desteklerini esirgemeyen aramızda bulunan sayın valimiz ve önceki valimiz, yine aramızda bulunan sayın kaymakamımız ve önceki kaymakamımıza çok teşekkür ederiz. Sayın bakanımızdan camiamız ve Kızıltepe çiftçilerimiz adına iki konuda yardımlarını bekliyoruz.

İlk Talebimiz bölgemizde temel ekonomik kalkınmanın gerçekleşebilmesi için Fırat suyunun bir an önce ovamıza kavuşması. İkinci talebimizde Artuklu Üniversitesi bünyesinde kurulacak dokuz fakülteden iki tanesinin Kızıltepe’ye kurulması. Burası ziraatın merkezi olduğu için haklı olarak birisinin ziraat fakültesi olması taleplerimiz arasındadır. Biz zahireciler camiası için bu özel günümüzde bizleri kırmayıp buralara kadar gelen başta saygı değer Bakanıma, Milletvekillerimize, kamu yöneticilerimize ve tüm konuklarımıza şahsım ve camiamız adına teşekkür ediyorum.”

Öter’den sonra konuşan Ak Parti Mardin Milletvekili Gönül Bekin Şahkulubey de, son günlerde artan olaylara atıfta bulunarak. “Ne zaman ki bu bölgenin gerek ekonomik gerekse de demokratik kalkınması için bir çabanın içerisine girilse, bir gizli el mutlaka buradaki barışı buradaki huzuru bozmak yönelik hemen harekete geçiyor. Bölge halkı olarak buna sesiz kalınmaması gerektiğine ifade etti.

Ak Parti Mardin Milletvekili Abdurrahim Akdağ ise, Milletvekili olarak memleketi adına yapılan böylesine büyük, böylesine hayırlı bir yatırımın temel atma töreninde bulunmaktan dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Dünyanın tahıl ambarı olarak da bilinen Mezopotamya Ovası’nda yöre halkın geçimi ve şüphesiz ki temel kalkınmasında önemli bir yere sahip olan hububatının pazarlanacağı böylesine güzel ve kapsamlı bir kompleksin yapımı inanıyorum ki daha büyük yatırımlar daha büyük hizmetlerin gelişine de ön ayak olacaktır. Bugünkü bu toplantı da bu kalabalık da böylesi hayırlı yatırımların hayırlı işlerin bütün bir topluma yayılacak bir kazanım olarak görmektedir. Ve bu yatırımlar da desteklenmektedir. Ben bu büyük yatırıma devlet desteğine ihtiyaç duymadan imza atan Zahireciler Derneği Başkanı Şerif Öter ve bütün arkadaşlarını kutluyorum.”

Mardin Valisi Turhan Ayvaz ise " Bu site ülkemizin en büyük sitesi olacak. Bu kurulduktan sonra çiftçilerimiz insanlarımız rahatlayacak. İhracatımız kat kat artacak. Bizim hedefimiz ülkemize milyar dolarlık ihracat yapan iller sınıfına girmek. Bu sınıfa girmek için de bazı şartlar lazım. Sayın bakanımızdan istediğimiz acilen bu ovaların sulanması. Bu ova sulandığı zaman özellikle bu bölgede bütün halkımıza zarar veren elektrik salınımları da son bulacaktır. Gap suyu geldiği zamanda inşallah bölgemizde işsiz insan da kalmayacaktır. Biz bu hedeflere vardıktan sonra bunu başaramazsak yine bir şey yapmış sayılmayız. Halk olarak birlik ve beraberlik içinde olmazsak, Türk Arap Kürt, yine bir 400 milyar dolarımız teröre gider. Gelecek nesillerimiz çoluk çocuklarımızda başka ülkelerin ekonomik kölesi haline gelir. Bizim ikinci hedefimizde birlikteliği sağlamaktır." Açıklamasında bulundu.

Eski dönemlerde Türkiye’de hatalar, yanlış uygulamalar olmuştur. inkar ile red ile karşı karşıya kalınan vatandaşlarımız ki bunlar sadece Kürtler değil bu bölgede başka bölgelerde de zulümler baskılar yaşanmıştır. Ama Kürtler ile ilgili özel olarak bir takım yanlışlarılar hatalar geçmişte yaşanmıştır. Şimdi biz başka dönemdeyiz. Türkiye’de artık bu uygulamalar son bulmuştur. Türkiye’de demokrasi yerleştirmeye çalışılıyor. Çok önemli mesafeler atılmıştır. Şimdi Türkiye genelinde yüzde 50 oy alarak iktidar olmuş bir partisini tam da Türkiye’nin sorunlarını kalıcı bir şekilde çözmenin arifesindeyken, yeni ve sivil bir anayasa vaadiyle ortaya çıkmışken, barışa ve huzura âdete kurşun sıkılmıştır. Bu süreç sabote edilmeye çalışılmıştır. Artan şiddet, atılan bombalar, patlatılan mayınlar, sıkılan kurşunlar sadece barbarlık değil vahşetin örneğidir.” diyen Bakan Eker “Ben Kürdüm. Ben sizden biriyim. Sizin gibi bu topraklarda yaşadım bu topraklarda doğdum. Kimse benden daha fazla Kürt değildir. Kürtlerin adına da kimsenin cinayet işlemeye hakkı yoktur. Kim cinayet işliyorsa kendi adına işliyor. Biz anne karnındaki 8 aylık bebeğe kurşun sıkılmasını lanetliyoruz. Kimse Kürtler adına da bu tür cinayetleri yapmasın. Biz buna şiddetle karşıyız. Kürtlerin temsilcisi sıfatıyla kimsenin bunu yapmaya hakkı yok. Biz bütün bunlara rağmen Türkiye’nin birlik ve beraberlik projesini Türkiye’ye yeni sivil bir anayasa yapmayı sürdüreceğiz. Türkiye’yi demokratikleştirmeyi, sivilleştirmeyi,  bütün vatandaşlarımızın tekrar birlik ve beraberlik içerisinde yaşanması için gerekli ortamı hazırlama kararlığındayız. Bu konu ile ilgili cinayetleri işleyenler tarihteki kendi utançları ile baş başa kalacaklardır. Milletin gönlünde Kürtlerinde gönlünde mahkûm edileceklerdir. Çünkü bunun hiçbir mazereti yok. Kan dökmenin yemeğe giden kızlara 200 tane kurşun sıkmanın hiçbir meşru mazereti olamaz. Batman'da öldürülen Mizgin hanımın karnındaki 8 aylık bebeği kurşunlamanın hiçbir mazereti olamaz. Hiçbir düşünce bunu haklı gösteremez. Biz kan dökülmesine karşıyız. Ve biz sesimizi yükseltmeliyiz. Sesimizi yükseltmezsek eğer bu hepimize mal edilen bir problem haline gelir.

Biz bakanlık olarak Mardin’deki çiftçilerimizi destekliyoruz. Mardin çiftçisi 2010 yılında 135 milyon lira nakdi destek aldı. Mısır üretmiş pirim almış. Buğday üretmiş pirim almış. Biz bununla yetinmedik. Mardin’de 103 tane tarıma dayalı sanayi tesisi kurduk.  Bunların her birinde Yüzde 50 hibe desteği verdik. 2003 öncesinde Mardin’de hükümete desteklediği tarımsal kalkınma kooperatifi yok bu hükümet döneminde 29 tane tarımsal kalınma kooperatifine destek verildi. 1833 tane aile bundan faydalandı. Şimdi burada çiftçilerimiz bu sene sadece temmuz ayı itibariyle 167 milyon lira kredi kullandı. Bunun 18 milyon lirası faizsiz kredi.  Diğerinin de faizi yüzde 0 ile yüzde 5 arasında değişiyor. Şimdi bunun geçmiş yıla mukayesesini de yapmak lazım.  2002 yılında çiftçiye verilen kredi sadece 730 bin liradır. Yani bir milyon bile değil.  Burada Kızıltepe zahirecilerinin böyle bir merkeze sahip olmaları çok önemli. Lisanlı depoculuk faaliyeti başlatıldı.

2010 yılında Mardin’de 367 bin ton buğday üretildi. Bu  Türkiye’nin durun buğdayı içerisinde önemli bir paya sahip.   Bizim bir konunun üzerinde de çalışıyoruz. Tarım arazilerinin miras yoluyla bölünmesinin önüne geçiyoruz.  Bu bölgede tapulaştırma da yapıyoruz. Bunların hepsi tarımsal alt yapı için önemlidir. Hep beraber el ele vererek bu çalışmalarımızı devam ettirmeliyiz. Türkiye’de barışı birlikte inşa edeceğiz. Bütün sabotajlara rağmen geleceğe umutla bakıyoruz.”dedi.

251 Adet Dubleks Ofis

245 Adet 160 metrekarelik 500 tonu kapalı 250 tonu açık alanda olmak üzere 750 ton kapasiteli depo.

16 Adet Nakliyeci Ofisi.

12 Adet Hizmet ve Alışveriş merkezi (Zirai ilaç, bakkal, kasap, berber v.s.),

1 Adet 600 kişilik oditoryum salona sahip BORSA binası.

2 Adet Banka şubesi.

1 Adet PTT şubesi.

1 Adet Sigorta acentesi.

1 Adet 1500 kişilik camii.

2 Adet Kantar.

4 Adet Tamir atölyesi.

1 Adet 10 bin metrekare alanlı Tır parkı.

1 Adet Ürün ve toprak tahlil laboratuarı.

1 Adet Özel otopark.

1 Adet Peyzaj sosyal alanı olacak.