“Kızıltepe Sivil toplum kuruluşları platformu olarak,  ülkede son günlerde yaşanan çatışma ortamı ve yaşanan can kayıplarından endişe duymaktayız. Toplumsal yaşamda umutsuzluk, karamsarlık, barışı, kardeşliği ve geleceğimizi tehdit etmektedir. Oysa 12 Haziran seçimlerinde Türkiye Kürt meselesinde demokratik, bir çözüme ve sivil bir anayasanın ortaya çıkma beklentisi oluşmuşken bu günlerde yine şiddet dili kullanılıyor. Türkiye giderek barıştan uzaklaşıyor havası vermektedir. Bu kapsamda TBMM tatilini yarıda bırakıp acilen üye tam sayısı ile toplanmalı ve BDP’ de dâhil olmak üzere Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında soruna çözüm aranmalıdır. Rolünü iyi kavramış, toplumsal düşünceye sahip, iradeli Sivil toplum örgütleri taraf tutmadan BARIŞ diye haykırmalı ayağa kalkmalıdırlar. Son günlerde yaşanan olaylara bakıldığında, çözüm adına halen yeterli bir iradenin ortaya konmadığı ve somut adımların atılmadığı Kürt sorununda çözüm adına geciken her günün, telafisi imkânsız yaralara sebep olacağını görmeliyiz. Şiddetin sorunun çözümüne katkı sağlamayacağı aksine gerilimi artırmaktan, barış umutlarını söndürmekten başka bir işe yaramadığı ortadır. Şiddet çözüm değil şiddet üretir. Şiddetin bedelini tüm ülke olarak ağır bir şekilde ödedik ve hala ödüyoruz. Yetmedi mi. Herkesimin söylem ve eylemleri tamamen barışa uzlaşmaya yönelik olmalıdır. Ülkede her bir can kaybı meydana geldiğinde demokratik sistemin temel unsurları olan STK’ lar demokratik tepkilerinin ortaya koymalıdırlar. Bu kritik dönemde sağduyulu, iyi niyetli, aydınlar, kanaat önderleri, din adamları, sorumluluk ve vicdan sahibi her kesimi insanlık adına, kardeşlik adına sesini yükseltmeye çağırıyoruz. Otuz binden fazla ülke insanımızı kayıp ettik bunlar bizim insanlarımız, canlarımızdı yüz milyarca dolar harcandı 90 lı yıllarda ekonomimiz çökme noktasına geldi, Tüm kayıp edilen, bu ülkede yaşayan insanların milli değerleri idi. Geçmişten ders alınmalı demokratik açılım askıya alınmamalı süratle hayata geçmelidir. Bilinen şeyi tekrarlayalım. Kürt sorunu, ancak ve ancak demokratik açılımla hal yoluna girebilir.